COVID-19 SALGINI SEBEBİ İLE İŞVERENLER TARAFINDAN ALINMASI GEREKEN İVEDİ TEDBİRLER
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “İşçinin Kişiliğinin Korunması” başlıklı 417. maddesinin 2. fıkrasında işverenin, çalışanların iş sağlığı ile güvenliğini sağlaması yükümlülüğü yer almaktadır. Madde 417/2 : “İşveren, işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak; işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdür.” Demektedir.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun ‘’İşverenin Genel Yükümlülüğü’’ başlıklı 4. Maddesinde de İşverenin çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğu yer almaktadır.
Yukarıda belirtildiği üzere COVID-19 salgını sebebi ile işverenlerin işletmelerin düzenine uygun şekilde iş sağlığı ve güvenliği ile alakalı önlemleri ivedi şekilde almaları ve iş sözleşmesi taraflarını bu bağlamda aydınlatmaları gerekmektedir. Buna göre;
İdare olarak karar alınıp belirli bir tarih aralığında çalışanlara ÜCRETLİ İZİN VERİLMESİNDE SAKINCA YOKTUR. Çalışanın onayı gerekmez. Bu halde işçinin ücreti tam olarak ödenir ve SGK primleri yine tam gün üzerinden Kuruma bildirilmek suretiyle yatırılır.
İdare olarak karar alınıp belirli bir tarih aralığında çalışanlara ÜCRETSİZ İZİN VERİLMESİ YÖNTEMİNE BAŞVURULABİLİR. Ancak olağan şartlarda çalışan onayı gerekmektedir. Zira ücretsiz izin döneminde iş sözleşmesi askıda olup hüküm sonuçlarını doğurmaz. Diğer bir deyişle işçinin ücreti işlemez ve SGK primleri ödenmez, SGK prime esas gün sayısı “0” olarak bildirilir. Bu onay çalışan sayısının çok olmasından kaynaklı tek tek alınması imkansız ise çalışanlardan ücretsiz izin kullandırımına itirazı olanların yazılı olarak makul sürede idareye başvurmaları talep edilebilir. Tek taraflı , çalışanın rızası alınmadan uygulanan ücretsiz izin örtülü işveren feshi fesih anlamına gelir. İşe iade davası açma süreleri işlemeye başlar.
İdare olarak karar alınıp belirli bir tarih aralığında çalışanlardan EVDEN ÇALIŞMALARI TALEP EDİLEBİLİR. Çalışanın onayı gerekmez. Her işyerinde evden çalışma uygulanamayabilir. Uygulama mümkün olduğu halde buna itirazı olan çalışanların makul sürede idareye yazılı olarak başvuru yapmaları istenebilir. Evden çalışma esnasında oluşan iş kazalarında yine mücbir sebep kapsamında somut olaya göre işveren sorumluluğunun doğup doğmadığına bakılacaktır. Bu sebeple evden çalışmaya devam edecek işçiler iş güvenliği konusunda bilgilendirilmelidirler.
“İş Kanunu madde 14’e göre Uzaktan çalışma; işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı ve yazılı olarak kurulan iş ilişkisidir. Uzaktan çalışmada da İşveren, uzaktan çalışma ilişkisiyle iş verdiği çalışanın yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmek, gerekli eğitimi vermek, sağlık gözetimini sağlamak ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirlerini almakla yükümlüdür.”
İdare olarak karar alınıp belirli bir tarih aralığında çalışanlardan daha önce yapmış oldukları fazla mesailerinin denkleştirmelerini kullanmaları, YILLIK İZİN VE AVANS YILLIK İZİN KULLANIMI İSTENEBİLİR. Bu dönemde çalışandan iş üretmesi beklenmez. İşletmenin devamlılığı gereği bazı çalışanlar bu karardan bağışık tutulabilir ve evden çalışmaya devam edebilirler. Olağan şartlarda çalışan onayı gerekmektedir. Bu onay çalışan sayısının çok olmasından kaynaklı tek tek alınması imkansız ise çalışanlardan itirazı olanların kendilerine durumun bildiriminden itibaren yazılı olarak makul sürede idareye başvurmaları talep edilebilir.
COVID-19 sebebi ile uzun vadeli destek paketi açıklanmaz ise şirketler KÜÇÜLMEYE BAĞLI OLARAK YASAL HAKLARI ÖDEMEK SURETİ İLE ÇALIŞANLARI İŞTEN ÇIKARABİLİR. Her daim işe iade riski olmakla birlikte gerçek bir küçülmeye dayalı alınacak genel idari bir karar ile feshin son çare ilkesine bağlı iş akdi fesihleri yapılabilir. Burada kişi bazında yapılan uygulamalarda işe iade riski mevcuttur.
Salgın sebebi ile şirketler KÜÇÜLMEYE BAĞLI OLARAK ÜCRET İNDİRİMİNE GİDİLEBİLİR. Her daim işe iade riski olmakla birlikte gerçek bir küçülmeye dayalı alınacak idari bir karar ile uygulanabilir. Kural olarak , esaslı değişiklik olan ücret indiriminde işçinin muvafakati aransa da aşağıdaki kısa çalışma metodunda bu muvafakat aranmaz.
Zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik koşulu aranmaksızın işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az dört hafta süreyle durdurulması hallerinde, işyerinde üç ayı aşmamak üzere (Cumhurbaşkanı kararı ile 6 aya kadar uzatılabilir.) sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlayan bir uygulamadır.
İşverenin; zorlayıcı sebeplerle işyerindeki çalışma süresinin önemli ölçüde azaldığı veya durduğu yönünde İŞKUR'a başvuruda bulunması ve İş Müfettişlerince yapılan uygunluk tespiti sonucu işyerinin bu durumlardan etkilendiğinin tespit edilmesi gerekmektedir.
İşverenin kısa çalışma talebinin iş müfettişlerince yapılacak inceleme sonucu uygun bulunması, İşçinin kısa çalışmanın başladığı tarihte, çalışma süreleri ve işsizlik sigortası primi ödeme gün sayısı bakımından işsizlik ödeneğine hak kazanmış olması (Kısa çalışmanın başladığı tarihten önceki son 120 gün hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde en az 600 gün süreyle işsizlik sigortası primi ödemiş olanlar),
Kısa Çalışma Ödeneği'nin şartları açıklanan destek paketi ile esnetilmiştir bu sebeple çok sayıda işveren hızlandırılan ve kolaylaştırılan süreç sayesinde bundan faydalanacaktır. Yararlanacak firmalar için istihdam kaybına yol açmamaları ön şart olarak belirlenmiştir. İşçiye devlet tarafından yapılacak bu ödeme brüt kazancının %60 ı olup maksimum 4.415 TL olarak belirlenmiştir. SGK ya yapılacak eksik gün bildirimi 18- kısa çalışma kodu ile yapılmalıdır.
COVID-19 riski sonrası 4 (dört) ay boyunca günlük maksimum 11 (onbir) saat olacak şekilde çalışanlardan fazla mesai yapılarak denkleştirme talep edilebilir. Örneğin, idarenin ücretli izin veya evden çalışma kararının uygulaması duyurulurken işe dönüşte denkleştirme yapılacağı bildirilebilir.
Yurtdışına birçok ülkeye uçuş yasağı olmasına rağmen iş sağlığı ve güvenliği açısından haklı bir sebep olmaksızın yurtdışına çıkmayı planlayan işçiden savunma alınabilir, dönüşündeki 14 günlük karantina süresi ilk haftası yarım ücret ödenir sonrasında ücret ödenmesi gerekmez. İşveren iş akdini yasal hakları ödeyerek feshedebilir.
Buna ek olarak İş sağlığı ve güvenliği açısından işe devam eden işyerlerinin dezenfekte gibi önlemlerin alınması ve çalışanların ve müşterilerin bu konuda aydınlatılması gerekmektedir.
Ayrıca işyerinde COVID-19 şüphelisi bir çalışan veya müşteri olması durumunda derhal ilgili idareye bildirim yapılmalıdır.
KISA NOTLAR
Avukat Abide Gülel Birsen
Yazar : GülelHukuk